0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) açıkladığı “yeni müfredat taslağına” Talim ve Terbiye Kurulu’ndan onay geldi. İki hafta askıda kalan, 67 bin 284 görüş ve öneri alan müfredat bakanlığa sunulacak. Onaylanan müfredatta “yetkin ve erdemli insan” adıyla yeni bir öğrenci tanımı yapıldı. Bu tanım çerçevesinde bir öğrencinin beden ve ruhtan oluştuğu belirtilerek “sağlıklı bir bedene, ahlaki olgunluk taşıyan bir kalbe ve sonuçlara göre hareket edebilmeyi başarabilen dengeli bir akla sahip olması gerektiği” belirtildi. Bunun yanı sıra öğrencilerin “azimli ve sabırlı olması” ve “inançlarıyla uyumlu bir şekilde düşünerek karar vermeyi öğrenmesi” istendi.

“ASKI SÜRECİ GÖSTERMELİKTİ”

Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada yeni müfredatın onaylanmasını eleştirdi. Özbay, “Eğitim sisteminin temelini oluşturan müfredatı şeffaflık ve katılımcılık ilkelerinden uzak bir şekilde dayatmacı bir yaklaşımla değiştirmeye yönelik bir adım” dedi. Özbay şu değerlendirmeyi yaptı: “Yeni müfredata yönelik eğitici eğitimler, Talim Terbiye Kurulu kararı beklenmeden başlatılmıştır. Demek ki ders kitapları da çok önceden hazırlanmıştı. Göstermelik bir askı süreciyle kamuoyu oyalandı. Eğitimin bileşenlerinin, uzmanların, velilerin, öğrencilerin görüşleri yeterince dikkate alınmadan hazırlanmış ve kamuoyuyla açık bir şekilde paylaşılmamış olan bu müfredatın meşruiyeti yoktur. Demokratik değerlere ve katılımcılığa aykırıdır. Eğitim sistemi, karar vericilerin ideolojik görüşlerini empoze ettiği bir alan haline gelmemelidir.”

“NİTELİK KAYBOLACAK”

Yeni müfredatın uygulamaya konmasının, eğitim sisteminde nitelik kaybına yol açacağını belirten Özbay, öğrencilerin de uluslararası standartlarda yeterince donanımlı hale gelemeyeceklerinin ortada olduğunu söyledi.

Bu kararın eğitim sistemine ve gelecek nesillere telafisi mümkün olmayan zararlar vereceğini vurgulayan Özbay, “Eğitim bir ülkenin geleceğidir ve bu kadar önemli bir konuda dayatmacı ve şeffaflıktan uzak yaklaşımlar kabul edilemez” dedi. Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, katıldığı televizyon kanalında yeni müfredatın onaylanmasına tepki gösterdi. Irmak “Bu müfredat derhal geri çekilmelidir” ifadesini kullandı.

BAKAN ELEŞTİRİLERE KULAK TIKADI

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yeni müfredat ile ilgili soru soran gazetecinin mikrofonunu itti. Tekin daha sonra yaptığı açıklamada, “Söylenlere aldırmadan, eleştirilere çok fazla prim vermeden yolumuza devam etmemiz gerekiyor” dedi.

ÖNÜMÜZDEKİ EĞİTİM YILINDA UYGULANACAK

Yeni eğitim modelinde 4. ve 8. sınıfların için hazırlanan “din kültürü ve ahlak bilgisi” dersinin metninde “İnsanın anlam arayışında en büyük desteğin geleneksel dini kurumlar olduğu” belirtildi.

“YARATILIŞ TEORİSİ YOK”

Yeni modelde biyoloji derslerine ilişkin taslaklarda yaratılış teorisinin olmadığı görülürken öğretmenlerden din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinin de fen bilgisi dersleriyle ilişki kurması istendi. Bu amaçla 5. sınıf öğrencilerine gösterilecek “Allah inancı” ünitesinde, evrenin oluşumunun “tevhit” (Allah’ın birliği) anlayışı üzerinden işlenmesi istendi. Din derslerinin kapsamı artırılırken yabancı dil dersinin taslak müfredatının yayımlanmaması da tepki çekti. Yeni müfredat ayrıca kapsamında ortaöğretim matematik dersinden integral çıkarıldı, mantık ve kümelerde de sadeleştirmeye gidildi. MEB, yeni açıklanan ortaöğretim matematik dersinin içeriğinden integrali “işlem odaklı ve sınırlı şekilde sunulması” gerekçesiyle çıkardığını belirtti.

KADEMELİ UYGULANACAK

Yeni müfredat, gelecek eğitim öğretim döneminden itibaren okulöncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul 5’inci sınıf ve lise 9’uncu sınıftan başlamak üzere kademeli şekilde uygulanacak. Yeni öğretim programlarına, makam onayının ardından bakanlığın internet sitesi üzerinden erişilebilecek.

“İNKILAP TARİHİNDE LAİKLİK SEYRETİLDİ”

İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük derslerinde ise laiklik seyreltildi. 9, 10 ve 11. sınıf tarih dersinde de Türk-İslam vurgusu yapıldığı saptandı. 2023 müfredatında olmamasına karşın dersin amacına; “Türk-İslam medeniyetinin temel referansları olan milli ve manevi değerlerin uygulamalı olarak verilmesi esas alınmıştır” ifadesi konuldu. Ders kapsamında Türk-İslam uygarlığının “Anadolu’nun Türkleşmesinde ve İslamlaşmasındaki öneminin” öğrencilere kavratılması hedeflendi.