DOLAR

32,2183

0.01%
EURO

35,1143

0.19%
ALTIN(gr)

2.507,18

0,27%
BİST 100

0,27%
adana haber - agrı haber - haber ajansı - akdag haber - akit tv haber - almanya haber - ana haber bülteni - news haber - ankara haber - arabistan haber - asayiş haber - spor haber - ataköy haber - avrupa gazetesi - avustralya haber - aybastı haber - azerbaycan haber - bağdat haber - bartın haber - başakşehir haber - basın bülten - batum haber - bayburt haber - beykent haber - bilişim haber - boomerang haber - çankırı haber - cnbc haber - cnn haber - dobra haber - doğuş gazetesi - dolunay haber - doruk haber - dünya haber merkezi - ermenistan haber - flash haber - fox haber - fox tv haber - fransa haber - gazete gündem - gaziantep haber - gaziantep haber - giresun haber - global bülten - gümüşhane haber - gümüşhane manşet/a> - gürcistan haber - haber28 haber - 365 haber - 365tv haber - haber60 haber - haber ajansı - haber aktif - best haber - birgün haber - objektif haber - haber özetleri - sizin haber - hakkari haber - hep haber - ığdır haber - ılgın haber - ingiltere haber - internet haber - iskenderun haber - istihbarat haber - kadının sesi haber - kanada haber - kanal24 haber - kanal7 haber - kanal a haber - kanal t haber - kapsam haber - karadeniz haber - karamürsel haber - kazakistan haber - kent haber - kıbrıs haber - kıbrıs tv haber - küçükçekmece haber - maçka haber - madtv haber - magazinpress haber - makedonia haber - malatya haber - megachannel haber - merkez ana haber - muş haber - olay tv haber - öncü haber - özbekistan haber - özgür haber - özlem haber - parti haber - pause haber - polis haber - samsun gazete haber - sandıklı haber - seçim haber - sendika haber - show haber - show tv haber - sivil haber - star tv haber - suriye haber - tatil haber - teşkilat haber - tokat gazete haber - trt1 haber - türkistan haber - tv5 haber - tvnet haber - ultra haber - ulusal bülten haber - ulusal kanal haber - vatan haber - uluslararası haber - yerel bülten haber - yeryüzü haber - zaman haber - adalet haber - adana gündem haber - alem haber - aliağa haber - amasya haber - anadolu manşet haber - ankara güncel haber - antalya haber - antep gazetesi haber - askeri haber - aydın haber - bağcılar haber - basın haber - beylikdüzü haber - beypazarı haber - beyşehir haber - bodrum haber - bomba haber - bozkır haber - cep haber - çeşme haber - denizli gündem haber - doğubeyazıt haber -elbistan haber - erzurum gündem haber - evrensel haber - evrim haber - gaziantep bülten haber - girişim haber - gölbaşı haber - 365 haber - 44 haber - 73 haber - 77 haber - aksiyon haber - arşiv haber - bir haber - channel haber - karadeniz haber - özet haber - port haber - sosyal haber - haber yazıyo - haber yelkeni - hemen haber - istanbul haber - istanbul son haber - kandıra haber - kars manşet haber - kayseri manşet haber - magazin tv haber - merzifon haber - nesil haber - news haber - onay haber - ordu manşet haber - şafak haber - samsun manşet haber - sarıyer haber - sarıyer son haber - sky haber - tarım haber - taşova haber - trabzon manşet haber - video haber - yükseliş haber - zafer haber - küre haber - haber - haber - anadolu haber - antakya haber - çarşamba haber - aksiyon haber - haber turu - ulusal haber - internet gazetesi haber - millet gazetesi haber" - moda haber -organik haber -smart haber -terme haber - zara haber
Mahfi Eğilmez işaret etti: Türkiye ‘skimpflasyon’ ve ‘shrinkflasyon’ dönemine girdi
  • Show Haber
  • Ekonomi
  • Borsa
  • Mahfi Eğilmez işaret etti: Türkiye ‘skimpflasyon’ ve ‘shrinkflasyon’ dönemine girdi
77 okunma

Mahfi Eğilmez işaret etti: Türkiye ‘skimpflasyon’ ve ‘shrinkflasyon’ dönemine girdi

ABONE OL
24 Ocak 2024 09:48
Mahfi Eğilmez işaret etti: Türkiye ‘skimpflasyon’ ve ‘shrinkflasyon’ dönemine girdi
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ünlü ekonomist Mahfi Eğilmez, Türkiye’nin yüksek enflasyon çıkmazı sonrası “skimpflasyon” ve “shrinkflasyon” girdabına girdiğini yazdı.

Skimpflasyonun, üreticinin ürünün kalitesini düşürmesi, shrinkflasyonun ise ürünün gramajının düşürülmesi olarak açıklayan Eğilmez, özellikle gıda ürünlerinde yaşanan bu durumun nihayi tüketici için büyük bir sorun teşkil ettiğini aktardı.

Eğilmez, ürünler üzerindeki enflasyon etkisinin azaltılması amacıyla yapılan bu tür işlemlerin iktidara katkısı olduğunu ancak yurttaşa büyük zarar verdiğini ifade ettiği “Enflasyonla ilgili tartışmalar” başlıklı yazısında şunları kaleme aldı:

“Enflasyon, günümüzde bütün dünyada tehdit oluşturuyor. Gelişmiş ülkelerde enflasyon daha düşük olsa da (ortalama yüzde 4 dolayında) onların alıştığı yüzde 2 dolayındaki enflasyona göre yüksek olarak kabul ediliyor.

Enflasyon; genel fiyat düzeyinin sürekli olarak yükselmesi olarak tanımlanıyor. Genel fiyat düzeyi mümkün olabilecek kadar çok sayıda mal ve hizmeti kapsayan bir ürün sepetiyle temsil ediliyor. Bu sepete giren her mal ve hizmetin aile bütçelerinde tuttuğu ağırlık bu sepet oluşturulurken dikkate alınıyor ve böylece bir endeks oluşturuluyor. Bu endekse bir başlangıç yılı belirleniyor ve o yıl 100 olarak tanımlanıyor. Sonra gelen her ayda endekste oluşan değişime göre fiyatlar gelen düzeyinin ne kadar yükseldiği ortaya konuyor. Örneğin t yılının son ayı 100 kabul edilmiş ve t+1 yılının ilk ayında endeks 101 çıkmışsa t+1 yılı Ocak ayında enflasyon yüzde 2 olmuş demektir.

İNSANLAR GELECEĞE OLUMLU BAKARSA ENFLASYON DÜŞER

Enflasyon ataleti (inflation inertia) enflasyonun düşürülmesi konusunda alınan önlemlere karşın, enflasyon oranının belirli bir düzeyin altına indirilememesi durumunu tanımlar. Enflasyonu düşürmeye yönelik uygulanan politikalara karşın, iktisadi karar birimlerinin geçmiş dönem enflasyon beklentilerini sürdürmeleri nedeniyle, enflasyon oranının düşmeye direnç göstermesi, dolayısıyla yapışkan hale gelir. Türkiye’de 1970’lerin sonu ile 2001 krizi arasında yaşanan enflasyon, enflasyon ataletinin tipik örneğidir. O dönemde yıllık ortalama enflasyon yüzde 62 olmuştu. Bu tür enflasyonu çözebilmenin yolu insanların geleceğe olumlu bakmasını sağlayacak önlemleri yaşama geçirmektir.

Enflasyon katılığı ya da ataleti denilen olguyu kırabilmenin tek yolu geleceğe ilişkin olumlu beklentiler yaratabilmekten geçer. Bu da bizi yapısal reformları yapmaya götürür. Başka türlü geleceğe ilişkin olumlu beklenti yaratmak pek mümkün değildir. Türkiye 2001 krizi sonrasında bazı yapısal reformları yaşama geçirmiş ve Avrupa Birliği ile tam üyelik müzakeresine başlayarak beklentileri olumlu hale getirmeyi başarmış ve enflasyon ataleti kırarak enflasyonu yüzde 6’lara kadar düşürebilmişti.

Günümüzde bütün dünyada farklı enflasyon görünümleri ortaya çıkmaya başladı. Bu gelişme enflasyonla mücadeleyi daha da olumsuz etkileyecek gibi görünüyor.

ÜRÜNÜN İÇERİĞİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ

Bu farklı görünümlerden birisi skimpflasyon denilen ve ürünün içeriğinin değiştirilmesi, kalitesinin düşürülmesi sonucu ortaya çıkan daha düşük değerdeki bir malın aynı fiyatla satılması olgusudur. Bu yolla fiyat değişmemiş ve enflasyona etki etmemiş gibi görünür oysa gerçek böyle değildir. Tereyağının kilosu 600 TL iken satışlarının düşmesinden endişe ederek yüksek enflasyonun etkisini tüketiciye yansıtamayan üretici 900 gram tereyağına kilosu 100 TL olan margarinden 100 gram katarak bu karışımı kilosu 600 TL’ye ve tereyağı başlığı altında satıyor olsun. Bu durumda bu yeni ürünün gerçek fiyatı 550 TL/Kilo olması gerekirken 600 TL/Kilodan satıldığında üretici buradan 50 TL fazla kazanç sağlamış olur. Tüketici ise tereyağı aldığını düşünerek aslında margarin katılmış bir tereyağına eski tereyağı fiyatını ödemiş olur. Bu örnek, skimpflasyonun tipik örneğidir. Burada enflasyon hesabı yapılan sepete bu mal ister paket olarak isterse gram olarak alınsın içeriği kontrol edilip ayrıştırılmadığı sürece enflasyona olumsuz etki yapmaz. Fiyat hiç değişmemiş gibi görünür oysa mal değişmiştir.

ÜRÜNÜN GRAMAJININ DEĞİŞTİRİLMESİ

Bir başkası shrinkflasyon denilen ve ürünün fiyatı aynı kaldığı halde boyut, ağırlık ya da hacminde ortaya çıkan düşüşü ifade eden değişikliktir. Bu şekilde fiyat değişmez ve enflasyona etki etmez göründüğü halde gerçekte ortada bir enflasyonist değişim söz konusudur. Ekmeğin belediyece belirlenmiş 250 gram / 10 TL’lik standart bir fiyatı olduğunu düşünelim. Bir fırın bu fiyatın, maliyetini tam olarak karşılamadığını düşünerek ürettiği ekmeğin gramajını 225 grama düşürerek satmaya başlarsa burada aslında 9 TL’lik bir ekmeği 10 TL’ye satarak 1 TL haksız kazanç elde etmiş olur. Bu da shrinkflasyonun tipik örneğidir. Bu durumda ekmek fiyatı artmamış ve enflasyona etki etmemiş görünse de gerçekte ekmek fiyatı artmıştır. Buna karşılık bu artış fiyat değişmediği için enflasyona yansımaz.

Skimpflasyon da shrinkflasyon da hem malı üreten üreticinin hem de fiyatları derleyip enflasyon oranlarını yayınlayan devletin işine gelir. Üreticiler, ortaya çıkan maliyet artışını tüketiciye belli etmeden fiyata yansıtmış olurken devlet te enflasyonda ortaya çıkacak artışı bu yolla gizlemiş oluyor. Hiç kuşkusuz her iki durumda da zarar gören daha düşük miktar ya da daha kötü kalitedeki ürünü aynı fiyata alacak olan tüketicilerdir.

TÜİK ÖNCE ŞEFFAF OLMALI

Son günlerde bir de hissedilen enflasyon çıktı ortaya. TÜİK’in bir iç çalışmasının basına yansıdığı şekliyle hissedilen enflasyonun açıklanan enflasyonun iki katı olduğu hesaplanmış. Kim ne derse desin bu hesap doğruysa bizi tam da ENAG’ın hesapladığı enflasyon oranına götürür. Ki zaten vatandaşın yaşadığı, karşı karşıya kaldığı enflasyon oranı da aşağı yukarı budur. Hissedilen enflasyonun sadece hissedilmediği tam olarak yaşandığını görüyoruz. Onun için TÜİK’in TÜFE’de hangi mal ve hizmetleri hangi ağırlıkla aldığını ve bunların fiyatlarını hangi birimlerden hangi günlerde derlediğini kalem kalem açıklaması gerekir. ENAG’ı verilerinin dayanağını açıklamamakla suçlayabilmek için önce şeffaf olmak gerekir.

Özetle söylemek gerekirse enflasyonla doğru mücadele edebilmek için önce gerçek enflasyonu kabul etmek ve açıklamak sonra bunu düşürmeye yönelik para ve maliye politikasını yapısal reform paketiyle birlikte yaşama geçirmek gerekir. Bunlar yapılmadan faizi artırmakla ya da dolaylı vergileri yükseltmekle enflasyon düşürülemez.”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP